Arka arkaya ölüyorlar, kimseye söylemiyorlar; İşte saklanan gerçek
by Yeni Çağ GazetesiVatandaşlar, “At yarışları ne zaman başlayacak?” sorusunu sorarken, jokey Selim Kaya’nın akrabası Beşir Kaya’ya ait 3 tayın rahatsızlığı ölümle sonuçlandı.
“At yarışları ne zaman başlayacak” sorusu henüz yanıtını bulamazken sokağa çıkma yasağına denk gelen dönemde 3 tayın rahatsızlığı ölümle sonuçlandığı belirtildi.
Cumhuriyet Gazetesi’nden Hilmi Türkay’ın sorularını yanıtlayan Beşir Kaya, 3 tayın rahatsızlanarak öldüğünü belirtti. Karantina sürecinde veterinere ulaşamadıklarını ve tayların ölüme terk edildiğini ifade eden Kaya, “Veterinere ulaşamadık. İlaç yazdıramadık. Eczanelere gidiyoruz, reçetemiz olmadığından ilaç vermiyorlar. Almaya kalksak çok pahalı. Maddi durumumuz yok. Elimiz kolumuz bağlandı. Atları ölüme terk ettik. Yem alamıyoruz. Ölenlere müdahale edemiyoruz. Yarışlar olsaydı ilaçlarını alırdık” dedi.
Gazeteci Türkay'ın, "Atlar ölüyor" başlıklı haberinin tamamı şu şekilde:
"Jokey Selim Kaya’nın akrabası Beşir Kaya’ya ait 3 tay için gezici veteriner sıkıntısı yaşanmış, atların 40 dereceye yükselen ateşinin düşürülmesi için ilaç alınamamış. Selim’le yakın zamanda yaptığım röportajında atların koşmaları gerektiğini söylemiş, aksi durumda olumsuz sonuçların çıkabileceğini ifade etmişti. Ölüm haberleri gelmeye başladı. Devam da edecek gibi görünüyor. Tarım Bakanlığı ise gidişata seyirci kalıyor! Hipodromlarda her şey hazırken ve birçok ülkede start verilmesine rağmen, ülkemizde yarışların bekletilmesi kafalarda ister istemez birçok soru işareti yaratıyor. Eskişehir Mahmudiye’de yaşanan bu üzücü olay üzerine tayların sahibi olan Beşir Kaya’ya ulaştım. Ölen atlar Saldımkaya, Rokoko, Zafer Yolu’nu 2020 taylarıymış. Söylediğine göre 10 tayın ikisinin daha durumu kritikmiş. “Bugün yarın ölüm olabilir” diyor.
‘YEM ALAMIYORUZ’
“Veterinere ulaşamadık. İlaç yazdıramadık. Eczanelere gidiyoruz, reçetemiz olmadığından ilaç vermiyorlar. Almaya kalksak çok pahalı. Maddi durumumuz yok. Elimiz kolumuz bağlandı. Atları ölüme terk ettik. Yem alamıyoruz. Ölenlere müdahale edemiyoruz. Yarışlar olsaydı ilaçlarını alırdık. Sıkıntı çok büyük. 1-2 veterinerle bu çark dönmez. Bir de şimdi sakatlıklar başladı. Hayvanlar hazır duruma gelmiş, koşmuyor, kendi kendini sakatlıyorlar. Her şeyden ürküyorlar.
‘SEYİSLER BIRAKTI’
Seyislerin bir kısmı işi bıraktı. Maaşlarını veremiyorum. Yüzlerine bakamaz oldum. Benim gelirim sadece yarışlardan. Başka kaynağım yok. Artık gücüm kalmadı. 200 bin TL kaybım var. 90 ata bakmak kolay iş mi? 10’unu sağa sola hediye ettim. Çünkü doyuramıyorum. 90 at için verdiğimiz 30-40 ton yulaf parası 50 bin TL tutuyor. 40 bin TL de seyis maaşları. Gerisini siz düşünün daha birçok masrafı da saymadım. Kredi başvurusu yaptım. Ben ve benim gibiler eve ekmek parası götüremez oldular. Bu işin sonu nereye varacak?” Gerçekten atçılık camiası zor günlerden geçiyor. Beşir Kaya’nın feryadı canlı örnek. Hem çalışanlara hem de hayvanlara yazık. Tarım Bakanlığı feryatlara kulak versin! Bir an önce başlatsın yarışları"