Fransa'nın Yunanistan'a destek hamlesini böyle yorumladı: Bu onun için bir fırsat
Fransa, Yunanistanı desteklemek için sembolik bir karar alarak Doğu Akdenize yeni savaş gemileri göndereceğini duyurdu. Yunanistan tarafından memnuniyetle karşılanan bu hamleyi, değerlendiren ATA Platformu Koordinatörü Barış Hasan, "Fransa'nın bu hamlesi bölgedeki dinamikleri etkileyecek güçte değil. Bu Macron için bir fırsat" dedi.
Fransa, Yunanistanı desteklemek için sembolik bir karar alarak Doğu Akdenize yeni savaş gemileri göndereceğini duyurdu. Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis tarafından memnuniyetle karşılanan bu hamleyi, Asya-Türkiye-Avrupa (ATA) Platformu Koordinatörü Barış Hasan, Sputnike değerlendirdi. Yunanistanın ittifak arayışlarının, Türkiye ile Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti arasında imzalanan deniz yetki alanları anlaşmasını takip ettiğine işaret eden Hasana göre, Türkiyenin deniz yetki alanları sınırlandırma anlaşması, Yunanistan ile Güney Kıbrısın bütünleşme planlarına darbe vurur nitelikteydi:
TÜRKİYE-LİBYA ANLAŞMASI, YUNANİSTAN-GÜNEY KIBRISIN PLANLARINI BALTALADI
Tarihsel olarak Yunanistan ile Kıbrıs Rum Kesiminin her zaman bir bütünleşme motivasyonu var olagelmiştir. Bu 90lı yıllarda Enosisti, daha sonra postmodern bir hal aldı. Bu bütünleşme motivasyonu 2004te Kıbrıs Rum Kesiminin Avrupaya entegrasyonuyla birlikte siyasi olarak somutlaştırıldı. Fakat bu bütünleşmenin coğrafi ayağı eksik kalmıştır. Bu coğrafi ayağın tamamlanması için Kıbrıs Rumları 2000li yılların başından itibaren deniz alanları üzerinden bir takım adımlar atmaya başladılar. Amaç, Kıbrıs Rum Kesimi ile Yunanistanın coğrafi bütünleşmesiydi. Türkiyenin Libyayla imzaladığı bu anlaşma, Yunanistan ile Kıbrıs Rum Yönetimi bütünleşmesine yönelik projeksiyonları baltaladı. Yani, Yunanistanda böyle anlaşıldı ve bir takım histerik tepkileri doğurdu. Yunan hükümeti de bunun üzerine hızlı bir şekilde Türkiyenin Doğu Akdenizdeki yetki alanlarını sınırlandıracak diplomatik girişimlere başladı.
YUNANİSTAN, DOĞU AKDENİZDE ABDEN BEKLEDİĞİ DESTEĞİ GÖREMİYOR
Yunanistanın hem Libya Ulusal Ordusu Komutanı Halife Hafterle görüşmeden sonuç alamadığını hem de Brükselden istedikleri desteği bulamadığının altını çizen Hasan Yunanistanın Brükselden beklediği desteği bulamaması, Avrupa Birliğinin küresel denklemde belirleyici bir aktör olma gücünü yavaş yavaş kaybetmesiyle yakından alakalı. Bunu gözlemliyoruz. Brükselde özellikle ortak dış politika belirleme süreçleri çok uzun ve sıkıntılı bir hale gelmeye başladı. Mesela, Macaristan başta olmak üzere bazı Avrupa Birliği ülkeleri Yunanistanın isteği üzerine Avrupa Birliğinin Türkiyeye Doğu Akdenizdeki faaliyetlerden dolayı yaptırım kararları almasına ayak diretiyor. Dolayısıyla Yunanistan Brükselden hızlı bir destek göremiyor. Yani, Brükselin yapabileceği ancak çok fazla sonuç vermeyen, çoğu zaman havada kalan, sahadaki uygulamada bir karşılığı olmayan, sembolik yaptırımlarla Yunanistanın gönlünü hoş tutmaktan çok ileriye gitmiyor. Türkiyenin sahadaki uygulamalarında Brükselin yaptırım tehditlerinin, kararlarının pek bir karşılığı yok değerlendirmesinde bulundu.
YUNANİSTANIN FRANSADAN DESTEK İSTEMESİ, MACRON AÇISINDAN İMAJINI DÜZELTECEK BİR FIRSAT
Fransanın ilave savaş gemisi gönderme kararının da bölgede önemli bir sonuç doğurmayacağına değinen Hasan şunları söyledi:
Yunan hükümeti Brükselin yaptırım tehditlerinin çok fazla etkili olmadığını görünce, AB ülkeleri nezdinde birebir markaj diyebileceğimiz diplomatik girişimlere başladı. Yunanistanın Fransadan destek aramak istemesinin temel nedeni Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macronun siyasetteki zor durumu aslında. Her ne kadar küresel medya ağları Fransadaki gelişmeleri çok detaylı olarak yansıtmasa da görüyoruz ki Fransa içerisinde Macrona çok büyük bir tepki var. Macron Fransadaki popülaritesini kaybetmiş durumda. Miçotakis de bunu gördüğü için Macrona dış politikada bir hamle yapma fırsatı vermiş oldu.
Yunanistan aslında Fransa nezdindeki girişimlerini sürdürüyordu. İç siyasetteki desteğini kaybeden liderlerin çok klasik bir şekilde yaptığı gibi Macron da bir dış politika hamlesine ihtiyaç duydu. Düşen popülaritesini örtmek için Yunanistanın girişimlerini bir fırsat olarak değerlendirdi ve bunun üzerine Doğu Akdenize savaş gemisi gönderme kararı aldı. Burada, Fransanın Doğu Akdenize savaş gemisi göndermesine yönelik karar Macronun içeride zor duruma düşmesiyle, Brükselden hızlı bir destek alamayan Yunanistanın direkt Fransadan diplomatik destek arayışının birbiriyle örtüşmesi sonucuyla ortaya çıkmış, biraz da şovenist bir hamle olduğu görmek lazım. Zaten Fransanın bölgede savaş gemileri var. Birkaç tane daha fazla savaş gemisi göndermesi ancak ve ancak Yunan kamuoyunun hislerini okşamaktan fazla bir işe yaramayacaktır.
FRANSANIN SAVAŞ GEMİSİ GÖNDERME KARARI DOĞU AKDENİZDEKİ DİNAMİKLERİ DEĞİŞTİRECEK GÜÇTE DEĞİL
Paris yönetiminin savaş gemisi hamlesinin Doğu Akdenizdeki dinamikleri değiştirebilecek güçte olmadığını söyleyen Hasan Fransanın bu hamlesini sahadaki gerçekleri değiştirebilecek nitelikte güçlü bir hamle olarak değerlendirmemek lazım. Bu hamle daha ziyade Türkiyenin Libya hamlesiyle birlikte Doğu Akdenizde değişen denklemde Fransanın var olduğunu ve Yunanistana destek verdiğini Yunan ve Fransız kamuoyuna mesaj, hatırlatma olarak algılamak lazım. Fransanın bu hamlesinden ziyade, daha çok Libyada Rusya ve Türkiyenin ne ölçüde uzlaşabileceğini, İdlibdeki son durumun Türkiye ile Rusya arasındaki işbirliğini nasıl etkileyeceğine bakmak lazım. Bence uzun vadede bunu göreceğiz. Fransanın bu hamlesi sembolik olarak kalacaktır. Sahadaki gerçekler, dinamikler bu kararla birlikte değişmez diye ekledi.