Trump'ın soruşturulduğu oturumlar sona erdi

ABD Senatosu, Başkan Donald Trump’ın soruşturma oturumlarını tamamladı. Senato’daki Demokrat ve Cumhuriyetçi liderler, duruşmanın seyrini değiştirebilecek bir oylamaya hazırlanıyor. Cumhuriyetçi kanadın tanıkların dinlenmesini engellemeyi başarması halinde Trump’ın azledilme sürecini sona erdirerek ABD Başkanı’nı temize çıkarabileceği belirtiliyor. Ancak Demokratların tanık çağırma çabaları başarılı olursa bu durum uzun ve karmaşık oturumların düzenlenmesine kapı aralayacak. Tanık çağırma için oylama süreci, tanıkların kimliği, niteliği ve Senato üyelerinin onaylaması gibi bir dizi sürece ihtiyaç duyuyor.

Mahkeme sürecinin bitmemesi, Trump’ın 4 Şubat’ta yapmayı planladığı ‘Birliğin Durumu’ konuşmasını etkileyebilir. Ancak Cumhuriyetçiler gün boyunca kapalı kapılar ardında yapılan tartışmaların ardından birliklerine olan güveni yavaş yavaş geri kazanmaya başlıyor. Bazı kesimler davanın tanık çağrılmadan bugün bitmesini bekliyor. Cumhuriyetçi Senatör Mike Braun gazetecilere yaptığı açıklamada “Size gerçeği söyledim. Halihazırda Senato Azınlık Lideri Chuck Schumer tanık çağırmak için gerekli oylara sahip değil” dedi.

ABD Senatosu tarafından kabul edilen yasalara göre tanık çağrılması için en az 51 oya ihtiyaç var. Bu durum, Schumer’in Demokratlarla birlikte Cumhuriyetçi 4 üyeden oy alması anlamına geliyor.

Eşit oy verilme olasılığı ise her iki tarafta da rahatsızlığa neden oluyor.. Oyların eşit olması durumunda son söz duruşmalara başkanlık eden Anayasa Mahkemesi Başkanı John Roberts’ta olacak. Bu durumda Roberts’ın önünde iki seçenek var. Ya durumu bir tarafın lehine çözecek ya da oyunu tanık çağırmadan yana kullanacak. En olası senaryo olarak Roberts’ın müdahale etmeyeceği gösteriliyor. Muhtemelen Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın müdahale ettiği tek durum, Cumhuriyetçi Senatör Rand Paul’un sorularını okurken bir dizi gizli konuyu söyleme girişimini engellemesiydi. Roberts, bazı Cumhuriyetçilerin ABD yasaları tarafından korunan bir konunun ortaya çıkarılması çabalarına karşı çıktı. Demokratların tanık çağırma çalışmalarının başarılı olması durumunda ABD eski Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton ve benzeri isimlerin dinlenmesi bekleniyor.

Söz konusu çalışmalar, John Roberts’a tanıkları çağırması için yürütülüyor. Cumhuriyetçiler, John Bolton’ın çağrılması durumunda eski ABD Başkanı Joe Biden’ın dinlenmesi konusunda ısrarcı.

ABD Başkanı ise Bolton ve Demokratlara yönelik eleştirilerini sürdürüyor. Senato’da Trump’ın yargılanmasında savcılık görevi yürüten Demokrat Temsilciler Meclisi üyelerinin lideri konumundaki Adam Schiff, Trump’ın kendisine yönelik sert eleştirilerde bulunduğunu belirtiyor.

ABD Başkanı'nın duruşmasında iddia ve savunma makamlarının delillerini sunmasının ardından senatörler iki tarafa da sorularını yöneltti. Trump'ın savunma ekibindeki avukatlarından Alan Dershowitz, Trump’ın görevinden azledilmesini hak etmediğini savundu. Dershowitz duruşma sırasında yaptığı açıklamada, “ABD Başkanı yeniden seçilmek için kamu yararına bir şey yaparsa, bu bir anlaşmanın parçası doğrultusunda olmaz” diyerek Ukrayna yardımını dondurma gibi konulara atıfta bulundu. Savunma avukatı açıklamasında Trump’ın yeniden ABD Başkanı olarak seçilmek istediğini zira kendisinin en iyi ABD Başkanı olduğunu savunduğunu belirtti. ABD Başkanı Donald Trump, yıl içerisinde düzenlenmesi planlanan ABD Başkanlık seçimlerini kazanamaması durumunda ülkenin bu durumdan olumsuz etkileneceğini düşünüyor.

Demokrat Senatörü Kirsten Gillibrand ise bu düşüncenin saçma olduğunu söyledi.

Söz konusu tartışmalar, Beyaz Saray’ın Bolton'ın avukatına bir mektup göndererek “Gizli bilgiler içerdiği gerekçesiyle kitabın bu haliyle yayınlanmasının sakıncalı olduğu” mesajını ilettiği bir zamanda geldi. Bolton'ın avukatı Charles Cooper kitabın mümkün olan en kısa sürede incelenerek yayımlanmasını talep ediyor.

Cooper konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Kitapta yer alan hiçbir bilginin gizli olduğuna inanmıyoruz. Eski Ulusal Güvenlik Danışmanı’nın Senato önünde tanıklık etme çağrısı açısından incelemenin sonuçlarını hızlı bir şekilde almamız son derece önemlidir.”

Tartışma, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun Ukrayna ziyaretiyle aynı döneme denk geldi.