https://cdn.yenicaggazetesi.com.tr/news/358350.jpg

"Muhsin Yazıcıoğlu küresel organizasyonla şehit edildi"

by

Ülkücü fikir ve siyaset adamı Hakkı Öznur, BBP’nin 27. kuruluş yıl dönümü toplantısında, Muhsin Yazıcıoğlu’nun siyasi yaşamını ve çizgisini anlattı.

Büyük Birlik Partisi'nin 27. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla düzenlenen programda konuşan Hakkı Önzur, BBP eski Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun küresel bir organizasyon ile şehit edildiğini ifade etti.

Öznur, Muhsin Yazıcoğlu'nun hayatını kaybettiği helikopter kazası ile ilgili konuşurken, Yazıcıoğlu'nun AKP ile ilgili düşüncelerini de aktardı.

Öznur, şunları söyledi;

"Türk siyaseti ve demokrasisi açısından son derece önemli olan bu olayı aydınlatmak ve gerçekleri ortaya çıkarmak tarihsel bir görevdir. Davayı baştan beri takip eden hukukçularımız açıkça ortada Küresel bir organizasyonla işlenen bir “suikast” var diyorlar. Planlı, programlı düşürülen bir helikopter var diyorlar. Dava dosyasındaki deliller, bunu doğrular niteliktedir. Helikopter düşmedi, düşürüldü. Küresel bir organizasyonla bu suikast gerçekleştirildi.

Bu suikastte, asker ve sivil karışımı kriptolar da işbirlikçilik yaptı. Devletin kılcal damarlarına kadar girmiş orduda, emniyette değişik devlet kurumlarında yer alan her türlü kriptolar ve çok yönlü elemanlar da rol almıştır.Küresel güçlerin, küresel iblislerin, küresel organizasyonu yerli işbirlikçiler olmadan yapılamaz.

Oğuz’un evlatlarından Türkoğlu Türk Muhsin Yazıcıoğlu her zaman adaletten, demokrasiden ve milletten yanaydı, Muhsin Yazıcıoğlu devletin kilit noktalarında görev yapmadı. Ne Cumhurbaşkanı oldu ne başbakanlık yaptı ne bakanlık… Ne iktidara geldi ne de hükümete ortak oldu. Hep milletin ve devletin bekasını savundu. Hep “Türk devleti ve milleti yaşasın,” dedi. Türkiye’nin milli direnç merkeziydi, meclisin sigortasıydı. Yetkili ve etkili makamlardan hiç birini işgal etmeden milletin iltifatına mazhar olmak her faniye nasip olmaz."

“ABD’NİN, İSRAİL’İN, KÜRESEL MAFYANIN ADAMI OLMAYI KABUL ETSEYDİM ÇOKTAN BAŞBAKANDIM”

"Cennet mekan Muhsin Başkan şehadetinden önce seçim meydanlarında küresel projelere, nasıl alet olmadığını, dik durduğunu, boyun eğmediğini anlatmıştır. Sosyal medyada yayınlanmakta olan Afyon – Emirdağ konuşmasında tarihi öneme sahip şu sözleri söylemiştir:

'Eğer, Amerika’nın İsrail lobilerinin, AB fonlarının, küresel mafyanın, Türkiye’yi sömüren sermayenin, çetelerin adamı olmayı kabul etseydim başbakan yardımcısı olurdum, başbakan da olurdum, başka şeyler de olurdum. Ama ben sizinle yürümek istediğim için tenezzül bile etmedim, etmem de. Dış güçlerin dediklerini kabul etseydim, onların projelerinde yer alsaydım, başbakan da olurdum, iktidara da gelirdik. Ben milletin adamıyım iktidara geleceksem milletimin desteğiyle gelirim dış güçlerin, karanlık mihrakların desteğiyle değil.'

MUHSİN YAZICIOĞLU: AKP’NİN KURULUŞU KİRLİ VE KARANLIKTIR

"Muhsin Başkan AKP kurulduktan sonra, birçok toplantılarda AKP lideri Erdoğan ve ekibinin para sıkıntısı olmadığını, AKP’nin uluslararası finans desteğiyle kurulduğunu, yurt dışından çantalar dolusu paralar geldiğini açıkça söylemiştir.

Muhsin Başkan, gerçek bir siyaset ve devlet adamıydı. AKP ve Erdoğan ile ilgili çok önemli bilgilere sahipti. AKP’yi kuranları çok iyi tanıyordu. Çünkü AKP’nin kuruluşunu ortaya çıkartılışını çok iyi biliyor ve AKP için “küresel proje” diyor ve öyle görüyordu. Muhsin Başkan, AKP ile iç ve dış politikada çok farklı düşünüyordu. AKP’nin, ABD’nin yeni Ortadoğu planları için tasarlanıp kurdurulduğunu düşünüyordu. Bunu açıkça her yerde ifade etmiştir. Muhsin Başkan öngörülerinde, tespitlerinde hep haklı çıktı.

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/d/other/mersin3.jpg

Şehit liderimiz Muhsin Yazıcıoğlu’na küresel emperyalist güçler diz çöktürtemedi. ABD, AB ve Davos’ta dünyayı yönetmeye çalışan kapitalistlerden icazet almadı, ayaklarına gitmedi. AKP’yi kuran Erdoğan ve ekibi 2001 yılından beri küresel merkezlerin kontrolündedir.

Türkiye’deki siyasi gelişmeleri yakından takip eden küresel güçler çeşitli kirli yol ve yöntemlerle Türk siyaseti hayatına kendi çıkarları doğrultusunda yön vermeye çalışıyorlardı.

Fazilet Partisi’nden ayrılıp yeni oluşum çalışmaları yapan Erdoğan ekibinin ABD ve Batı ile temasları vardı. ABD ve Batı ile bağlantılı iş çevreleri ve liberaller Erdoğan ve Gül ikilisine büyük destek veriyorlardı. Bu siyasi sürecin özellikle 1998 – 2003 sürecinin çok iyi bilinmesi lazım.

Tayyip Erdoğan, İstanbul Büyük şehir Belediye Başkanı iken 28 Şubat’ın öncesi ve sonrasında ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’ni yapmış Morton Abramowitz, ABD konsolosları ile ajan diplomatlarla görüşüyordu. Rahmetli Erbakan Hoca’nın altını oymaya çalışıyordu.

“Kravatlı ve çağdaş görünümlü Erdoğan’ı, Erbakan’a tercih ederim”. Bu sözler Erdoğan ve ekibinin AKP’nin öncesinden ve sonrasında görüştükleri Morton Abramowitz’e aittir.

BBP hareketi ilk çıktığı günden beri Anadolu hareketi olarak milletin gönlünde kabul görmüşken, AKP’yi kuran kadro ise içinden çıktıkları Milli Görüş geleneği tarafından “Yahudi Yenilikçi Hareketi” olarak suçlanmış, arkalarında dış odaklar olduğu vurgulanmıştır.

AKP kuruluş çalışmaları devam ederken kendisini birkaç kez ziyarete gelen daha sonra AKP kurucuları olan ve AKP’de siyaset yapacak olan bazı isimlerin ısrarla birlikte olalım hareket edelim davetlerine rahmetli liderimiz açıkça şu cevabı vermiştir:

“Yeni parti kurmaya gerek yok. Demokrat, sivil, katılımcı ve ötekileştirici olmayan sisteme muhalif olan BBP, Türkiye’nin teminatıdır. Bu ülkenin değerlerine bağlı herkesin siyaset yapacağı kendini bulacağı parti BBP’dir. BBP ilkeleriyle, duruşuyla, programıyla milletin büyük kesiminde sevilen, sayılan bir harekettir.

Ben ve arkadaşlarım başkalarının yazdığı senaryolarda, oluşumlarda yer almayız. Biz milli ve yerli bir hareketiz. Arkasında küresel güçlerin olduğu ve onların dizayn ettiği siyasi yapılanmaları arayışları doğru bulmayız. Dışarıdan talimatlı ve onların talimatlarıyla hareket edecek bir siyaset tarzı gayri – millidir.

https://www.yenicaggazetesi.com.tr/d/other/mersin5.jpg

ABD ve Batı’nın Türk siyasetini dizayn etme çalışmalarına alet olmayın. ABD ve Batı projelerinin içinde yer almayın. Küresel emperyalizmin, bekçiliğine soyunmayın. Bakın ABD ve Batılı çevreler ile görüşmeler yapılmış ki, onlara söz verilmiş ki bu küresel emperyalist güçler yeni parti çalışmalarına destek veriyor.

Şunu açıkça ifade etmek zorundayım. İç ve dış mihrakların istediği ve desteklediği icazetli ve dışa bağımlı parti kurma çalışmalarının bu ülkeye ve millete faydası yoktur. Bundan vazgeçin. Küresel oyuna gelmeyin. Kimlerden icazet alındığına kimlerle nasıl bir yola çıktığınıza dikkat edin.”

MUHSİN YAZICIOĞLU: AKP KÜRESEL BİR PROJEDİR VE DIŞA BAĞIMLIDIR

Ağustos 2001 yılında kurulan AKP’nin Genel Başkanı olan Recep Tayyip Erdoğan’ın ilk açıklaması "Biz gömleğimizi değiştirdik" ifadesiydi. Bu söz, Erdoğan’ın AKP’yi destekleyen küresel sömürgecilere, uluslararası güçlere gönderdiği mesajdı. Mesaj alınmış, AKP’ye her yönden büyük destek artarak devam etmiştir.

Muhsin Başkan siyasi yaşamı boyunca ABD emperyalizmine, Siyonizm’e, dünya kapitalist sistemine meydan okuyan milli ve yerli bir duruş ortaya koyarken, AKP Genel Başkanı Erdoğan ise 14 Ağustos 2001’de Ankara Bilkent Otel’de yerli ve yabancı gazetecilerin karşısında kendilerini ve neden parti kurduklarını anlatırken “AB’ye ve NATO’ya bağlıyız, AB stratejik müttefikimiz” diyordu.

Muhsin Başkan, AKP’nin kuruluşuyla ilgili yine şunları söylemiştir:

“Erdoğan ABD’den dönüşünde ‘Ben, ABD ile mutabakata vardım, partiyi kuruyorum ve iktidara geliyorum’ dedi. Bu süreç içinde de Başbakan'ın danışmanlarının beyanatları var. ‘Bunu atmayın, kullanın’ diye. Bence her şey aleni, kapalı bir şey yok. Adalet ve Kalkınma Partisi'nin siyasi tercihi kara para ekonomisi, kayıt dışı ekonomi, kaçakçılık, kumar ve fuhuş ekonomisi, yolsuzluk ekonomisi ve terör ekonomisidir. Şimdi bu beslendiği kaynaklar bakımından ilişkilere baktığınızda yapısı ortaya çıkıyor.”

11 Ekim 2006 Çarşamba günü yayınlanan “Referans” adlı gazetenin manşetinde Muhsin Başkan’ın şu sözü vardır: “Recep Tayyip Erdoğan’ın Başbakanlığı Tamamen 28 Şubat’ın Ürünüdür”

AKP GENEL MERKEZİ’NİN AÇILIŞINA KİMLERİN KATILDIĞINA BAKIN BÜYÜK RESMİ GÖRÜRSÜNÜZ

BBP Genel Merkezi 29 Ağustos 1992’de Anadolu’dan gelen milli ve yerli değerlere bağlı, Türkiye sevdalısı, inançlı, imanlı, ihlâslı Anadolu insanıyla birlikte açılırken, AKP Genel Merkezi iş çevreleri, Amerika’dan, Batı’dan gelen Neoconlarla, Soros bağlantılı liberaller ve soğuk savaş döneminden kalma kokteyllerle açıldı.

AKP Genel Merkezi’nin açılışına “Çizmeli Adam” diye bilinen, Yahudi lobileri, CIA ve Mossad ile irtibatlı Grenville Byford vb. kişiler katılmıştır. AKP Genel Merkezi’nde neredeyse törenle karşılanan Çizmeli Adam’ın eşi, İsrail Cumhurbaşkanı Şimon Peres’in baldızı, babası ise Filistinli Müslümanlar şehit eden terörist İsrail ordusunda eli kanlı general olan bir Siyonist’tir.

Bir dönem Erdoğan’ın baş danışmanı olan yurtdışı seyahatlerinde kılavuzluk yapan, küresel ilişkileriyle Erdoğan’a bağlantılar kuran Cüneyt Zapsu yakın arkadaşı Byford Erdoğan’ı 2001 – 2002 yıllarında Amerika’da, Batı başkentlerinde kapı kapı gezdiren adamdır.