Tahvil faizi tek haneye geriledi
2 yıllık gösterge tahvilin bileşik faizi, Kasım 2016'dan bu yana en düşük seviye olan yüzde 9,66'yı gördü.
by AATahvil-bono piyasasında 2 yıllık gösterge tahvilin bileşik faizi, Türk lirası (TL) varlıklara ilginin artması ve Merkez Bankası'nın faiz indirimini sürdüreceği beklentisiyle Kasım 2016'dan bu yana ilk kez tek haneyi gördü.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB), Temmuz 2019'da itibaren 7 aylık dönemde politika faizini toplamda 1275 baz puan indirmesi, enflasyondaki düşüş ve ülke risk primindeki (CDS) geri çekilmenin etkisiyle tahvil faizindeki gerileme devam ediyor.
Tahvil-bono piyasasında yıl başından beri yüzde 12'nin altına işlem gören 2 yıllık gösterge tahvilin bileşik faizi, uzun bir aranın ardından ilk kez tek haneyi gördü. Tahvil faizi, yüzde 9,96 ile 14 Kasım 2016'dan bu yana en düşük seviyesini gördü.
Piyasalarda gelişmiş ülke merkez banklarının 2020'de de güvercin duruşunu devam ettireceği ve Merkez Bankası'nın faizi indirimleri için manevra alanı bulunduğu öngörüsüyle, kısa vadeli tahvillerde düşüşün süreceği tahmin ediliyor.
Öte yandan tahvil faizindeki geri çekilme de CDS'nin 1,5 yılda 523 baz puandan 236 baz puana gerilemesinin de etkisi oldu.
"UZUN ARANIN ARDINDAN TEKRAR TEK HANE"
AA Finans Analisti Cüneyt Paksoy, konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede, 2019 yılı içinde disiplin ve dengelenme adımlarının piyasalara getirdiği pozitif havanın, TCMB'nın ardışık faiz adımlarının, kur tarafında oynaklığın azalması sonucu kısa-orta vade adına sürdürülebilir dengenin sağlanmasının, enflasyonda yaşanan olumlu seyir ve geleceğe dair düşüş beklentilerinin korunmasının, CDS tarafında yaşanan normalleşme sürecinin uzun bir aradan sonra gösterge tahvilde tekrar tek hanelere ulaşılmasını sağladığını söyledi.
Bu süreçte atılan adımların pozitif etkisi dışında piyasanın atılan adımları ve TCMB hamlelerini hem kur hem faiz tarafında hazmederek onaylamasının ve enflasyon çıpasında yaşanacak gelişmelere bağlı yeni adımlar için manevra alanı vermeye devam etmesinin tek hanelerin test edilmesinde önemli rol oynadığını belirten Paksoy, özellikle Çin'deki koronavirüs salgını sonrası tahvil tarafında yaşanan aşağı yönlü hareketlerin hikayesi olan ülke tahvillerinde de aşağı yönlü hareketleri desteklemesinin de yüzde 10 altında faiz seviyesinin görülmesinde etkili olduğunu ifade etti.
Paksoy, şunları kaydetti:
"Özellikle TCMB'nin yılın ilk enflasyon raporu ve Başkan Murat Uysal'ın açıklamaları sonrası gelinen seviyelerin kalıcı olması, bundan sonraki süreçte öncelikli olarak enflasyon çıpasına bağlı olarak TCMB'nin kendi deyimiyle ince ayar sürecini hassas bir şekilde sürdürerek fiyat istikrarına ve finansal istikrara önem vermesinden geçiyor.
Enflasyonla mücadele yanında, yapısal reformların devamı ve üretimle büyüme hikayesini temel alan değişim sürecinin başarısı da yakından takip edilecek. Global ölçekte majör merkez bankalarının genişlemeci tarafta kalması, risk başlıklarının gelişen piyasalara baskı kurmaması da gelinen seviyelerin kalıcı olmasında önemli rol oynayacak."