Çin'in Uygur belgelerini sızdıran kadın: Ölüm tehditleri alıyorum
by Mustafa BagÇin yönetiminin Doğu Türkistan'da inşa ettiği ve yüz binlerce Uygur Türkünü tuttuğu toplama kampları ile ilgili dünya basınında yer alan 24 sayfalık gizli belgeleri sızdıran Uygur kadın, ölüm tehditleri aldığını duyurdu.
Hollanda'da yaşayan ve bu ülke vatandaşı olan Asiye Abdulaheb, kendisinin ve ailesinin güvenliğinden endişe etmeye başladığını ifade etti.
Volkskrant gazetesinden Marije Vlaskamp'a konuşan Abdulaheb, kendisine yöneltilen tehditlerden birinde, "O işten vazgeç yoksa parçalara ayrılıp bahçenin önündeki çöp kutusuna atılacaksın" yazıldığını dile getirdi.
Diken üzerinde olduğunu belirten 46 yaşındaki kadın, "Korunmaya ihtiyacım var." sözleriyle Hollandalı yetkililerden yardım istedi.
Asiye Abdulaheb, ismi açıklanmayan kaynaklarca yaz aylarında kendisine gönderilen ve Çin'in Doğu Türkistan'daki faaliyetlerini gün yüzüne çıkaran belgeleri, Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu'na (ICIJ) ulaştırdı.
Söz konusu belgeler 14 ülkeden 17 medya grubuna çalışan 75 gazetecinin yer aldığı bir ekip tarafından uzun süre incelenmiş ve doğruluğu kanıtlandıktan sonra Batı menşeli medyada yayımlanmıştı.
Haberde Asiye, ölümü göze alarak belgelerin yayımlanmasını istediğini belirterek "Sadece eski eşimin ve iki çocuğumun sağ olduğundan emin olmak istiyorum." ifadelerini kullandı.
- Uygurlara "Çin işkencesi": Doğu Türkistan'da neler oluyor?
- ABD Temsilciler Meclisi 'Uygur yasa tasarısı'nı kabul etti; Çin, 'içişlerimize karışmayın' dedi
Asiye'ye eski eşi üzerinden tehdit
Çin yönetiminin gizli belgelerin eline geçtiğini öğrenmesinin ardından Asiye'nin eski eşi Cesur Abibula, Uygurca konuşan kişilerin devreye girmesi ile ikna edilerek Çinli ajanlarca Dubai'ye götürüldüğüne yer verildi.
Biletleri ve kalacağı yer ayarlanan Cesur, Dubai'deki lüks otelde fısıltı şeklinde konuşan kişiler eşliğinde 5 gün geçirdi.
Sonuncu gün çöle götürülen Cesur'un ifadesine göre yanındaki kişiler kendi arasında, "Eğer ceset buraya gömülürse kimsenin haberi olmaz." diye konuştu.
Sorgu, tehdit ve iş teklifi çölde yapıldı
Cesur'un ve Asiye'nin hangi marka laptop, hangi marka cep telefonu kullandıkları teker teker soruluyor.
Bahçıvanlıkla uğraşan Cesur teknolojiyi kullanmayı pek bilmediğini söylese de kendisine USB kullanımı öğretiliyor.
Ardından annesinin sorgulandığı bir video izlettiriliyor. Sorguda ağlayan yaşlı kadın oğluna ulaşamadığını dile getiriyor.
Çölde Cesur'a nerede çalıştığı, nerede yaşadığı, ne kadar kazancı olduğu, kimlerle iletişime geçtiği ve kimlerle sohbet ettiği anlatılarak her adımından haberdar olunduğu izlenimi verilmeye çalışılıyor.
Ayrıca eğer iş birliği yaparsa kolayca vize alıp annesini ziyaret edebileceğinin yanı sıra Hollanda'daki Uygurlara yönelik casusluk yapması 'işi' de teklif ediliyor.
"Batı'da bize yardım eden çok sayıda Uygur var. Bunu sen de yapabilirsin." deniliyor.
Belgelerin basınla paylaşılması kararı alınıyor
'Belgeleri silmek üzere' Hollanda'ya dönen Cesur, durumu eski eşi Asiye ile paylaşıyor. Ancak ikili belgeleri uluslararası basınla paylaşma yönünde karar alıyor.
Aralarında Uygurlar konusunda araştırma yapan Alman araştırmacı Adrian Zenz'in de bulunduğu kişilere ulaşılıyor ve belgeler onlarla paylaşılıyor.
Bu aşamadan sonra belgeler ICIJ tarafından incelenerek dünya basınında yer alıyor.
Pekin toplama kamplarının varlığını önce inkar etti ardından 'terörle mücadele için' dedi
Pekin yönetimi, 'mesleki eğitim' ya da 'yeniden eğitim merkezi' olduğunu öne sürdüğü toplama kamplarının varlığını uzun süre inkar etmişti.
Ancak uydu görüntüleri, kamplardan kurtulmayı başaranların verdiği ifadeler, yayımlanan 400 sayfalık gizli belgeler ve son olarak Asiye'nin paylaştığı belgeler, bu merkezlerin lanse edildiğinden çok daha farklı amaçlarla kullanıldığını ortaya koydu.
Çin, belgelerin ortaya çıkmasının ardından merkezlerin terörle mücadele için kurulduğunu öne sürmeye başladı.
Belgelerin yayımlanmasının ardından ABD Temsilciler Meclisi, Uygur Türklerine yönelik baskı politikalarından dolayı Çinli yetkililere yaptırım uygulanmasını öngören yasa tasarısını kabul etti.
Ayrıca Başkan Doland Trump yönetimine, Uygur Türklerine ve diğer Müslüman azınlıklara uygulanan baskı ve şiddetten sorumlu olan Çinli yetkililere yaptırım uygulanması çağrısı yapıldı.
- Uygur Türkü Tursun: Haber alamadığım çocuğumun toplama kampında olduğunu TikTok videosunda gördüm
- Çin'in Doğu Türkistan Valisi: Toplama kampındaki Uygurlar mezun oldu
- RFA: Doğu Türkistanlı kadınlar, Çinli erkek görevlilerle yatağını paylaşmaya zorlanıyor
Ek kaynaklar • NBC, De volkskrant