https://aawsat.com/sites/default/files/styles/article_img_top/public/2019/12/09/dsga.jpg?itok=Cuidgbvw

الشرق الأوسط

İran yanlısı silahlı gruplar, Irak'ta aşiretleri göstericilerin haklı taleplerini çarpıtmak için mi kullanıyor?

Ahmed es-Suheyl

Irak’ın çeşitli kentlerinde göstericilere yönelik şiddet tırmanırken, son süreçte meydanlarda aşiretlerin varlığı gözle görülür bir şekilde artış kaydetti. Birçok aşiretlerin protestolara destek açıklamasında bulunduğu bir ortamda gözlemciler, bu aşiretlerden bazılarının karar alıcı siyasi mekanizmalar tarafından kullanıldığına işaret ediyor.

Irak’ta Başbakan Adil Abdulmehdi de istifasını vermeden kısa bir süre önce ülkenin içinde bulunduğu krize son verilmesi ve sükûnet ortamının sağlanması amacıyla aşiretlere müdahale çağrısında bulundu. Bu çağrı, birtakım aşiretlerce karşılık bulurken, bazıları tarafından reddedildi. Göstericiler, Abdulmehdi ile masaya oturan aşiret liderlerine büyük tepki gösterdi.

Irak’ta protestoların başladığı 1 Ekim’den bu yana bazı aşiretler, gösterilere müdahil oldu. Gözlemciler, bu noktada Tahran yanlısı grupların aşiretleri protestoların gidişatını etkilemek adına kendi çıkarları doğrultusunda kullanmaya çalışabileceği uyarısında bulunarak, bu durumun Şiiler arasında bir çatışmanın patlak vermesine sebep olabileceğini belirtiyor.

Iraklı siyasi analist Kahtan el-Cuburi, Independent Arabia’dan Ahmed es-Suheyl’e yaptığı açıklamada, “Her aşiretin birden fazla şeyhi olabiliyor. Bu çoğulculuk da aşiretleri kullanılmaya açık hale getiriyor. Dolayısıyla bazıları, protestolara ilişkin olumsuz bir pozisyon aldı. İran’ın müdahalesi ve Tahran’a yakın grupların vatandaşları öldürmesi, aşiretleri gösterilere destek veren bir pozisyon benimsemek zorunda bıraktı” ifadelerini kullandı.

Cuburi, açıklamanın devamında şu ifadeleri kullandı;

“Tahran yanlısı gruplarla irtibatı bulunan bazı aşiretler, protesto hattına girerek göstericilerin haklı taleplerini çarpıtmaya çalışabilir. Tahran yanlısı ve diğer Şiiler arasında bir çatışmanın çıkmasından endişe ediyoruz. Meselenin ideolojik boyutu göz önünde aldığında bu durum büyük sorunlara yol açar. Tahran bu çatışmanın çıkması için çabalıyor. İran için tek yol, iç savaşın çıkmasıdır. İran, Şiilerin yoğunlukta yaşadığı Necef, Kerbela ve bazı güney kentlerde varlığına işaret eden delillerin yakıldığı esnada Irak’ta ideolojik meşruiyetini kaybettiğinin farkına vardı. Dolayısıyla İran’ın iç savaş seçeneği kısa sürede etkisiz hale gelecektir.”

Aşiretler devleti seçer

Aşiretlerin güvenlik güçleri ve göstericiler arasında orta yolu bulmaya çalıştığı görüşünü savunan uzmanlar, aşiretlerin yönetimdeki siyasi partilerle olan bağlantılarına işaret ederek, devletin yıkılması halinde bunların tehlike altında kalabileceğini belirtiyor.

Independent Arabia’ya konuşan siyasi analist Casım el-Musevi, “Aşiretler göstericilerin karşısında duramaz. Böyle bir pozisyon alamazlar. Aşiretler kentlerde yaşanan gösterilerin sosyal boyuta yönelik tehdidini algıladı ve akan kanı durdurmak için güvenlik güçleri ile göstericiler arasında hakem rolü üstlendi” ifadelerini kullandı.

Musevi, “Aşiretler göstericiler ile devletin korunması seçeneği arasında kalacak olursa devleti seçecektir. Devlet ve rejimin düşürülmesi seçeneğine yönelmeyeceklerdir. Çünkü aşiretlerin yönetimdeki siyasi partilerle çıkarları bulunuyor. Dolayısıyla devletin yıkılması halinde kendisini tehlike altında hissedecektir. Bazı siyasi çevreler gösterileri kendi çıkarları için istismar etmektedir” diye konuştu.

Protesto meydanlarından siyasi model

Uzmanlar, bazı siyasi partilerin çıkarları doğrultusunda protesto meydanları sahiplenmeye çalıştığını ancak göstericilerin kabul edilmesi için çabaladığı taleplere kimsenin etki edemeyeceğini belirtiyor.

Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia kaynaklı haberine göre, Iraklı stratejist Ahmed eş-Şerifi, yaptığı açıklamada, “Protestolar neredeyse nüfuz alanlarına dönüştü. Nitekim bazı siyasi partiler manevra yaparak gösterileri sahiplenmek istiyor. Irak kamuoyunda artık protestolar aracılığıyla gelecek günlerde ülkede yeni bir siyasi modelin ortaya çıkacağı görüşü genel bir kabul görüyor. Gösterilere sahiplenmeyi isteyen partilerin menfaatine hizmet eden bazı hayali aşiret şeyhlerinden söz etmek mümkün. Nitekim bu kişiler şeyhlik iddiasında bulunmasına rağmen aşiret içinde sözü geçmeyen kimselerdir. Hiçbir taraf göstericilerin taleplerinin yönünü değiştiremez. Göstericiler bu taleplerde kararlı ve bu talepler aynı zamanda Irak kamuoyunu yansıtıyor” dedi.

Irak’ta üç kısım aşiret var

Diğer taraftan Iraklı siyasiler, aşiretleri gösteriler karşısında gruplara ayrıldığını belirterek, ister mevcut hükümet ister bir sonraki hükümet döneminde olsun koşulların iyileştirilmesi için çabaladıklarını ifade ediyor.

Irak Parlamentosu Aşiretlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı Kazım es-Sadun, yaptığı basın açıklamasında, “Iraklı aşiretler protestolar karşısında üç gruba ayrılıyor. Birinci grup göstericilerin yanında, ikinci grup ise hükümetin yanında yer alıyor. Üçüncü grup aşiretler ise devlet ve göstericilerin zarar görmemesi için bu meselede orta yolu seçiyor. Biz aşiretler olarak ister bu hükümetle ister bir sonraki hükümet olsun koşulların iyileştirilmesi taraftarıyız” dedi.

Sadun açıklamasının devamında, “Biz, kanın dökülmesini engelleme konusunda rol üstleniyoruz. Güvenlik güçlerinin göstericilere karşı orantısız güç kullanmasını engellemek için olaya müdahale ettik” ifadelerini kaydetti.