https://static.daktilo.com/sites/71/uploads/2019/11/29/bagdat-1575030364.jpeg

Irak'ta tansiyon düşmüyor!

Bağdat ile güney kentlerinde "yolsuzluk, işsizlik ve kamu yoksunluğu" nedeniyle başlayan gösterilerde yüzlerce kişinin hayatını kaybettiğini bildirildi..

Irak'ta yolsuzluk, kamu hizmetlerinin sağlanmaması, işsizlik gibi nedenlerle patlak veren ve ara ara durulsa da dalgalar halinde uzun zamandır devam eden protestolara karşı güvenlik güçlerinin orantısız güç kullanması sonucu 1 Ekim'den beri öldürülenlerin sayısı 400'ü geçti.

Reuters haber ajansı polis ve hastane kaynaklarından aldığı verileri sayarak 1 Ekim'den beri en az 408 kişinin öldürüldüğünü, bunların çoğunun silahsız protestocular olduğunu duyurdu.

İran Konsolosluğu'nun yakılmasının ardından Irak çapında 62 protestocu öldürüldü
Buna perşembe günü güneydeki Nasiriye'de çıkan çatışmalarda güvenlik güçlerinin öldürdüğü en az 46 protestocu da dahil.

Irak güvenlik güçlerinin şiddet düzeyi, çarşamba günü Necef'te İran Konsolosluğu'nun protestolar sırasında ateşe verilmesinin ardından tavan yaptı.

Güvenlik güçlerinin göz yaşartıcı gaz kapsülleri ve gerçek mermilerle ateş açması sonucu Nasiriye'deki en az 46 protestocunun yanısıra Necef'te 12, Bağdat'ta 4 protestocu can verdi.

Yani İran Konsolosluğu'nun yakılmasının ardından ülke çapında 62 protestocu öldürüldü.

Sistani'den öldürücü güç kullanılmasını kınama

Iraklı Şiilerin en üst dini merci Büyük Ayetullah Ali es Sistani, protestoculara öldürücü güç kullanılmasını kınadı.

'Barışçı göstericiler, kendilerini barışçı olmayanlardan ayırmalı'

Barışçı protestoculara saldırmanın haram olduğunu söyleyen Sistani, protestoculara da şiddeti reddetmeye çağırarak "Barışçı göstericiler, kendilerini barışçı olmayanlardan ayrı tutmalı. Barışçı gösterilerin insanlara ve mülke yönelik saldırıya dönmesine izin vermemeli" dedi.

'Meclis, Irak'ın çıkarlarının gerektirdiğini yapmalı'

Büyük Taklid Merci'i, ülkede liderlik değişikliği gerektiğine işaret ederek milletvekillerine hükümete verdikleri desteği gözden geçirmeleri çağrısı da yaptı.

Hükümetin son iki ayın olaylarıyla başa çıkma becerisinde görünmediğini dile getiren Sistani, "Görevdeki hükümeti ortaya çıkaran meclis, tercihlerini yeniden değerlendirmeli ve Irak'ın çıkarlarının gerektirdiğini yapmalı" diyerek şöyle devam etti:

"Irak'ın düşmanları ve onların maşaları, ülkeyi diktatörlük dönemine geri götürmek için kaos ve içsavaş tohumları atmaya çalışıyor... Onlara bu fırsatı vermemek için herkes birlikte çalışmak zorunda."

Özellikle Şii nüfusun çoğunlukta olduğu Irak'ın güneyini kasıp kavuran protestolar, yolsuzlukla mücadele, hükümetin istifası gibi taleplerde bulunurken yönetimi elinde tutan Şii elitlerin arkasındaki İran desteğini de hedef alıyor.

Nasiriye kan gölüne dönerken, Irak hükümeti bu kenti kapsayan Zikar vilayetinde kurulan kriz masasının başına çarşamba günü getirdiği Korgeneral Cemil eş Şammari'yi perşembe günü görevden aldı, ancak can kayıplarının durmaması karşısında Vali Adil Duheyli de istifa etti.

Güvenlik güçlerine katliam suçlaması

32 yaşındaki Nasiriyeli avukat Hüseyin, protestoların düzenlendiği alanda olduğunu belirterek 'kan gölü' diye nitelediği durumdan güvenlik güçlerini sorumlu tuttu.

Katar kanalı Al Jazeera'ya konuşan Hüseyin "Son dört günde yolları ve köprüleri kapatmıştık. Güvenlik güçleri köprüleri açabilmek için bizim üzerimize yürüdü. Ateş açmaları ortalığın kan gölüne dönmesine yol açtı" dedi.

Irak ordusu güney bölgelerine sevk edildi

ABD merkezli haber sitesi Bloomberg, Bağdat'taki merkezi hükümet yetkililerinin, protestoların sürekli tırmandığı güney bölgesine düzenin sağlanması için asker gönderdiğini duyurdu.