https://aawsat.com/sites/default/files/styles/article_img_top/public/2019/11/29/acron.jpg?itok=X4dZBjH9
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg (AP)

الشرق الأوسط

NATO'nun 70'inci yıldönümünde üyeler arasında anlaşmazlık çıktı

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, The Economist’te yayınlanan röportajında ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin tutumları nedeniyle NATO’nun beyin ölümünün gerçekleştiğini söylemişti.

Avrupa'nın NATO'dan bağımsız bir Avrupa savunma gücü oluşturması gerektiğini belirten Macron ayrıca, ABD ile Avrupa arasındaki koordinasyon eksikliğini de eleştirmişti.

Suriye’nin kuzeydoğusunda yaşanan olaylar, çizgiyi aşan üyelerine karşı hareket geçmede yetersiz kalan NATO’ya karşı zorluk yarattı.

Bir diplomata göre NATO, sadece üye devletlerin oy birliği ile karar vermesi halinde bir adım atabilir. Ancak NATO’nun kuruluş anlaşması bir üyeye karşı harekete geçmeyi kapsamıyor.

Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas, 70. yılını kutlayan NATO'nun 3-4 Aralık'ta Londra'da düzenlenecek zirvesi öncesinde Fransa’nın tutumu nedeniyle Avrupa içerisinde bölünme yaşanabileceği konusunda uyardı.

Maas, Berlin’deki Friedrich-Ebert Vakfı’nda dün yaptığı konuşmada, “ABD ve Avrupa güvenliğinin ayrılmasıyla ilgili zihinsel oyunlar beni endişelendiriyor. Sadece kendi güvenliğimizle ilgili değil. Avrupa safının bölüneceğinden korkuyorum” dedi.

Macron'un yorumlarından sonra, Almanya ve Fransa, ittifakın yapısında reform öngören bir çalışma için Londra'da düzenlenecek NATO Zirvesi’nde 29 üye ülkenin liderine öneride bulunacak.

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’e göre üye devletler NATO dışişleri bakanlarının geçen hafta Brüksel'de yaptığı toplantıda bu fikri memnuniyetle karşıladı. Bu fikir Londra toplantısında meyve verecek gibi görünüyor.

NATO, değişen dünyada hızla akıp giden olaylara ayak uyduğunu göstermek için çalışırken, Brüksel'de bir araya gelen NATO dışişleri bakanları, hava, kara, deniz ve siberin yanı sıra uzayın yeni harekat alanı olmasına karar verildiğini açıkladı.

Macron ise sebep olduğu karmaşayı çözmek amacıyla NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile dün Elysee Sarayı'nda görüştü.

Stoltenberg, Elysee toplantısından önce eleştirisinin nedenleri daha iyi anlamak için Macron'la görüşeceğini söyleyerek, “Farklılıklarımız olduğunda, en iyi şey onlar hakkında konuşmaktır” dedi.

Elysee Sarayı’na göre Macron zirveden önce diğer liderlerle görüşecek, Londra'da da ikili görüşmeler yapacak.

ABD Başkanı Donald Trump ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da zirveye katılacak.

Almanya Başbakanı Angela Merkel, geçtiğimiz Çarşamba günü NATO’yu savunarak, Almanya’nın bloğun birliğini sağlama konusunda her zamankinden daha fazla istekli olduğunu dile getirdi.

NATO'nun kurulduğundan bu yana özgürlük ve barışın kalesi olduğunu söyleyen Merkel, “NATO ittifakının sürmesi Almanya’nın çıkarları açısından bugün en az Soğuk Savaş döneminde olduğu kadar önemlidir” ifadelerini kullandı.

Merkel, Macron’un eleştirilerine ilişkin ise, “Bu görüş benim bakış açımla uyuşmuyor” dedi.

ABD'nin NATO nezdindeki Daimi Temsilcisi Büyükelçi Kay Bailey Hutchison de, ülkesinin Macron’un değerlendirmesine şiddetle karşı çıktığını vurguladı.

Trump’ın Ekim ayı başlarında, Suriye’nin kuzeydoğusunda bulunan ABD birliklerini aniden geri çekmesi, Ankara’nın terörist nitelendirdiği YPG’yi hedef alan Barış Pınarı Harekatı’nın önünü açtı.

Trump ile Cumhurbaşkanı Erdoğan arasındaki telefon görüşmesinin ardından olaylar hızlandı. Ne ABD, ne de Türkiye söz konusu adımlarını NATO ile koordine etmedi.

Macron, NATO’yu eleştiren konuşmasında, “NATO Antlaşması'nın 5'inci maddesi yarın ne anlama gelecek?” diyerek, NATO Antlaşması'nın bir üyeye yapılan saldırıyı tüm üyelere yapılmış sayan ve kolektif savunma öngören maddesini hatırlatmıştı.

Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki ise NATO üyelerinin ortak savunması hakkındaki maddeyi sorgulamanın tehlikeli olduğuna dikkat çekti.

NATO’nun ekonomik yükü

Öte yandan Trump, NATO müttefiklerini savunma harcamalarının yükünü paylaşmadıkları için eleştirirken, ABD Başkanı’nın eleştirdiği başlıca ülkelerden biri olan Almanya, gelecek yıl gayri safi yurt içi hasılasının (GSYİH) yüzde 1.42’sini savunma için harcayacak. Bu da Almanya’yı NATO’nun yüzde 2 hedefine yaklaştırıyor.

ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Robert O'Brien, Alman Bild gazetesine verdiği röportajda yüzde 2 hedefinin minimum eşik olduğunu söyleyerek, “Almanya dünyaya öncülük etme rolünü üstlense harika olurdu. Ekonomik kapasitesi muazzam ve dünyada önemli bir rol oynuyor. Sonuç olarak, kendisini ve müttefiklerini korumak için savunmaya düzgün yatırım yapmak Almanya'nın görevidir” yorumunda bulundu.

Merkel ise, Avrupa’nın mevcut durumda kendisini tek başına savunamayacağını dile getirerek, Almanya'nın NATO içinde daha fazla sorumluluk alması gerektiğini söyledi.

NATO liderleri, Londra’da düzenlenecek zirvede yoğun bir gündemle karşı karşıya kalacak.

Söz konusu konular arasında, Rusya’nın yarattığı tehdit, NATO üyelerinin sınırlarında cereyan eden olaylarla ilgili hızla hareket etme, küresel olarak Çin’in yükselişi, robot savaşları gibi yeni teknolojik zorluklar ile Irak ve Afganistan'daki ulusal orduların eğitimi yer alacak.